Dolar 32,6064
Euro 34,8200
Altın 2.513,44
BİST 9.524,59
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Ankara 20°C
Yağmurlu
Ankara
20°C
Yağmurlu
Cts 18°C
Paz 20°C
Pts 24°C
Sal 26°C

Antidemokratik bir uygulama:Partilere hazine yardımı

Antidemokratik bir uygulama:Partilere hazine yardımı
21 Ekim 2021 15:46

Türkiye’de yürürlükteki mevzuata göre bazı siyasi Partilere her yıl Hazine’den büyük miktarlarda para yardımı yapılmasını sağlayan düzenleme tamamen anti demokratiktir.

Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır.
Kamunun olanakları, sistem partilerinin emrine verilmekte, yeni partilerin ve özellikle sistem dışı partilerin ortaya çıkması bu şekilde engellenmek istenmektedir.
TBMM’ne sunulan 2022 yılı bütçe önerisinde siyasi Partilere yapılacak yardım miktarları da yer aldı. Buna göre Mecliste bulunan beş partiye toplam olarak 645 milyon Tl verilecek. AKP’ye 280 milyon tl, CHP’ye 149 milyon tl, HDP’ye 77 milyon tl, MHP’ye ise 73 milyon tl verilecek. Barajı geçmeyen ama yüzde 3’ün üzerinde oy aldığı için İyi Parti’ye verilecek para ise 65 milyon tl olacak.
Söz konusu Partilere bu “yardım” her sene yapılmaktadır. Ayrıca seçim döneminde yıllık yardımın ötesinde, daha fazlası seçim yardımı olarak verilmektedir.

Ayakları bağlanan partiler
Herşeyi bir yana bırakalım, başlı başına bu durum bile Meclis’te bulunan sistem partilerini, bütün diğer partilerin karşısında avantajlı bir duruma getirmektedir.
Deyim yerindeyse beş Parti dışında kalan diğer partilerin ayakları bağlanmakta, söz konusu partilerin altına ise bir yarış atı verilmekte ve “haydi yarışın” denmektedir.
Ve bunun adı da “demokratik seçim” olmaktadır.
Örgütlenmenin, Parti için bürolar kiralamanın, o binaları açık tutmanın, örgütlenme çalışmaları için şehir şehir, ilçe ilçe dolaşmanın, yayın yapmanın, bildiri, broşür basmanın, miting yapmanın vb. vb. herşeyin para ile olduğu bir durumda, bazı Partilere halkın kesesinden bolca sağlanan imkanların bu partilere yukarda saydığımız işleri yapma olanağını fazlasıyla verdiğini söyleyebiliriz.
Peki, Hazine’den bu yardımı almayan diğer partiler ne yapacaklardır? Bu partiler de üyelerinin aidat ve bağışlarıyla söz konusu bütün bu çalışmayı yapmak durumundadırlar.
Üstelik bu Partiler dar gelirli ve büyük çoğunluğu asgari ücretle hayatlarını sürdürmek durumunda olan üyelerinden bu katkıları almak durumundadırlar. Çünkü geçim ve kazanç durumları iyi olan toplum kesimlerinden kişiler, genellikle Hazineden o büyük paraları alan partilerin içindedirler.
Onun için Hazine’den yardım almayan Partilerin hemen hepsi daha en başından çok büyük engellerle karşı karşıya bırakılmış olmaktadırlar.
Bu koşullarda yapılan seçimin adil bir seçim olduğundan bahsedilemez.

Gasp edilen para
Partilere Hazine’den yapılan yardım, bütün vatandaşların ödediği vergilerle karşılanmaktadır. Oysa o vergileri veren vatandaşların küçümsenmeyecek bir kısmı söz konusu Partilere karşıdır.
Yani vatandaşlarımızın en azından bir kısmının ödediği vergi, o vatandaşlarımızın hiçbir şekilde benimsemediği partilere verilmektedir.
Kısacası bir “gasp” durumu söz konusudur. Vatandaştan toplanan vergi, o vatandaşın karşı olduğu siyasi partilere aktarılmaktadır.

“Parayı veren düdüğü çalar!”
Belki şöyle bir doğruya yakın bir çözümden söz edilebilir. Seçime katılma hakkını elde eden Parti, aldığı oy oranında hazineden yardım almalıdır. Bunun için bir baraj söz konusu edilmemelidir. Yüzde bir oy alan parti, onun karşılığı olan yardımı alabilmelidir.
Hazineden Partilere yardım için ayrılan pay ülkedeki seçmen sayısına bölünmeli, herbir seçmen için yapılacak yardım miktarı belirlenmeli ve her partiye aldığı oya tekabül eden yardım yapılmalıdır.
Ama en doğrusu, devletin hazinesinden hiçbir siyasi Partiye yardım yapılmamasıdır. Eğer bir siyasi Partinin toplum içinde bir karşılığı varsa, o parti, faaliyetleri için gerekli kaynağı, üyelerinin ve sempatizanlarının aidatları ve gönüllü katkıları ile karşılayacaktır.
Ayrıca böyle bir faaliyetle çalışmalarını yürüten Parti, hem üyelerine hem de halka karşı daha sorumlu olmak ihtiyacını duyacaktır.
Bütün harcamalarını devletin sağladığı olanaklarla karşılayan Parti ise böyle bir mecburiyetle karşı karşıya değildir. Parti içi demokrasinin yok edilmesi, lider ve yönetim sultalarının oluşması, böyle durumlarda daha kolay gerçekleşecektir.
Bu durumda parti merkezlerinin elindeki mali olanaklar, Genel Merkezlerin örgütler üzerinde tahakküm kumasının aracı olmaktadır. Malum; “Parayı veren düdüğü çalar!”
Kısacası neresinden bakılırsa bakılsın siyasi partilere devlet yardımı uygulaması yanlıştır.
Hiçbir partiye hazine yardımı yapılmamalıdır.

Son Sözü Başkent Söyler baskenthaber.org baskenthaber.org@gmail.com
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.